Feriduddin-i Attar'ın anlattığına göre Habîb Acemî adında bir zat ne zaman Kur'an dinlese ağlarmış. "Arapça bilmiyorsun, neden ağlıyorsun?" diyenlere, "Evet bilmiyorum. Ama dilim Acemîdir, kalbim Arabî..." dermiş.
Rahmetli Süheyl Ünver hocamızın "Edirne Medeniyetinde Sümbül" başlıklı makalesinde okumuştum. Halk sevap kazanmak ümidiyle Selimiye Camii'ne saksılar içinde sümbül yollar, bu saksılar saflar arasına konur ve sümbül kokuları arasında namaz kılınırmış.
Bir tuşa basınca şecereyi önüne döküyormuş bilgisayar. Dün altını bezlediğimiz çocuklara, beş kuşak önceki dedemizin adını, nerede doğduğunu, ne zaman vefat ettiğini söylüyormuş.