Rahşan Tekşen

Haydarpaşa Garı

Haydarpaşa Garı
Haydarpaşa Garı

YARIMADA

...

1900’lü yıllar. Hatta tam da 1900. Yıllardır zihninde mukaddes bir emanet gibi muhafaza ettiği arzusuna biraz daha yaklaşmıştı Abdülhamid. Onun arzusu, İstanbul’dan Hicaz’a yapılan yolculuğun aylarca sürmesine, yolculukları çileye çeviren susuzluk, hastalık ve baskın korkusuna çare bulmaktı. Onun asıl arzusu, İstanbul’u Mekke ve Medine’ye sağ salim kavuşturmak ve rayların denize değdiği yere bir gar binası inşa etmekti. Velhâsıl, Cenab-ı Hakk’ın avn ü inayeti ve Rasul-i Ekrem Efendimiz’in imdad-ı rûhaniyyetine müsteniden [evvelâ] hattı mezkûrun inşası içün emir verdi ve inşaatı başlattı.

Abdülhamid, gözünü esirger gibi sakındı Hicaz Demir Yolu’nu. Öyle ki inşaatta çalışacak işçilerde secdeye değen alınlar, göğe bakan eller aradı. Hattın toprağına düşecek bir damla gayr-i müslim terinden mümkün olduğunca imtina etti. İslâm ülkelerinin desteğini bu titizlikle istedi. Onların yardımına muhakkak ihtiyacı vardı, zira Şam’dan kalkıp Hicaz’a doğru yol alacak bir tren için yüzlerce köprü yapılacaktı. Menfez, yatakhane, tünel, imalathane, fabrika, dökümhane, hastane, su deposu ve her şehirde bir istasyon. Abdülhamid’in talebine rikkatle icabet etti Hindistan, Mısır, İran, Fas, Güney Afrika… Yetmiş iki saate inen bir yolculuk için sekiz yıl nazı çekilen Hicaz Demir Yolu, o günkü İslâm dünyasının attığı muazzam bir imzaydı yeryüzüne.

...

Metnin tamamı için: Kırk Bir Kere İstanbul, Şule Yayınları, 2013, sf. 75-81.

Kırk Bir Kere İstanbul'dan Seçmeler KATEGORİSİNDEN...

sahaflar-carsisi-25636

Sahaflar Çarşısı

1980’de Sahaflar Çarşısı yeniden tanzim edildi. Dükkânların üzeri kapatıldı, avluya taşlar döşendi, ortaya küçük bir bahçe yapıldı ve çeşme kondu. Sahaflar, sadece ders kitapları, testler, hediyelik eşyalar satan bir kitap çarşısı olarak idrak edildiği günden beri de içi çıkarılmış bir cevize döndü.

DETAY...

cemberlitas-hamami-71632

Çemberlitaş Hamamı

On dokuzuncu asrın Islahat-ı Turûk Heyeti, yol genişletme kararını uygulamak bahanesiyle iki yüz seksen yıllık bir eseri kurban etmekte beis görmez. Kubbesiyle birlikte gövdesinin bir kısmını kesip atıverir. Koca Sinan’ın el emeği göz nuru olduğu tahmin edilen Çemberlitaş Hamamı, bir hilkat garibesi gibi yolun kenarında kalakalır. 

DETAY...

galata-kulesi-67571

Galata Kulesi

Vaktiyle yangın gözetleyip şehri bu afetten haberdar eden kulenin eteğine bir kıvılcım sıçradı on sekizinci asırda. Fark edilene kadar, kızıl renkli bir alev sardı kuleyi. O günkü âfeti beyitlere taşıyan Vahidî, dil-i âşık gibi yandığını söyler kulenin. Yüzü gözü tanınmayacak hâle gelen kuleye III.Selim sahip çıktı ve onu yeniden eski hâline kavuşturdu. 

DETAY...

cevahir-bedesten-65570

Cevahir Bedesten

Bir gelenek daha vardı ki bu da Bedesten’in yüzünün her sabah duayla yıkanmasıydı. Kuyumcular Kapısı’nın arkasından “Buyurun duaya!” diye gürleyen ses, kapı kapı bütün dükkânları dolaşır, bir çırpıda muhafızlar dolabının önüne toplardı esnafı. Sultanın ve askerin selâmetine dua, gelmiş geçmiş esnafın ruhlarına rahmet niyaz edilirdi.

DETAY...

2025. Copyright © Rahşan Tekşen.

Avinga | XML