Rahşan Tekşen

Pierre Loti Kahvesi

Pierre Loti Kahvesi
Pierre Loti Kahvesi

Pierre Loti Kahvesi
Pierre Loti Kahvesi

HUVEL BAKİ

...

Loti, çok eski ağaçlardan mürekkep bir ormandan mermer beyazlığı ile çıkan mukaddes cami ve sonra muzlim renkler taşıyan ve içine mermer parçaları serpilmiş cesim mezarlıkları ile bir ölüm şehri olan hazin tepeler, diye tarif eder Eyüp sırtlarını.

Eski ağaçlardan mürekkep bir orman, dediği ekseriyetle servi ağaçları dikilmiş bir mezarlıktır. Halbuki servi, rüzgâr estikçe etrafa yayılan güzel kokusu, fırtınalara karşı metaneti, haşeratın üremesine mani olan temizliği, yaz kış yeşil kalıp ebedîliği simgelemesi ve cennet ağaçlarından biri olması hasebiyle tercih edilir mezarlıklarda. Zira mezarlıklar, cennete açılan kapılardır ve bu kapılar, yine cennet ağaçlarıyla süslenmelidir.

İçine mermer parçaları serpilmiş cesim mezarlıklar, Medine’de doğup büyüyen, katıldığı savaşlarda Peygamber’in sancaktarlığını yapan, muhacirden Mus’ab b. Umeyr’e kardeş seçilen, İstanbul muhasarasına katılıp burada vefat eden bir sahabînin makamına komşu olmak isteyen insanların kabirleridir. Hanım sultanlar, saray mensupları, şeyhülislamlar, vezirler, ilim ve sanat ehilleri, halkın her kesiminden yüz binlerce insanın kabri. Peygamber’i aylarca kendi evinde misafir eden Halid bin Zeyd’i İstanbul’da misafir etmenin şerefini, onun makamına yakın olmanın muhabbetini idrak eden biri, Eyüp tepelerini sadece ölüm şehri olarak tarif etmekten içtinab eder.

...

Metnin tamamı için: Kırk Bir Kere İstanbul, Şule Yayınları, 2013, sf. 107-115.

Kırk Bir Kere İstanbul'dan Seçmeler KATEGORİSİNDEN...

alay-kosku-27637

Alay Köşkü

Sadece sultanlar için yapılmıştı Alay Köşkü. Bu yüzden büyük bir taht odasından başka, birkaç küçük hizmet odası vardı sadece. Tâ III.Murad devrinde, yine burada ahşap bir köşkün olduğu rivayet edilse de Fatih döneminde yapıldığı daha kat’îydi. Ne vakit yapılmış olursa olsun, ilk yapılan ahşap köşk yıktırılmış, II.Mahmud’un yaptırdığı bina Alay Köşkü olarak bugüne gelmişti.

DETAY...

haydarpasa-gari-99629

Haydarpaşa Garı

1900’lü yıllar. Hatta tam da 1900. Yıllardır zihninde mukaddes bir emanet gibi muhafaza ettiği arzusuna biraz daha yaklaşmıştı Abdülhamid. Onun arzusu, İstanbul’dan Hicaz’a yapılan yolculuğun aylarca sürmesine, yolculukları çileye çeviren susuzluk, hastalık ve baskın korkusuna çare bulmaktı. Onun asıl arzusu, İstanbul’u Mekke ve Medine’ye sağ salim kavuşturmak ve rayların denize değdiği yere bir gar binası inşa etmekti.

DETAY...

cevahir-bedesten-65570

Cevahir Bedesten

Bir gelenek daha vardı ki bu da Bedesten’in yüzünün her sabah duayla yıkanmasıydı. Kuyumcular Kapısı’nın arkasından “Buyurun duaya!” diye gürleyen ses, kapı kapı bütün dükkânları dolaşır, bir çırpıda muhafızlar dolabının önüne toplardı esnafı. Sultanın ve askerin selâmetine dua, gelmiş geçmiş esnafın ruhlarına rahmet niyaz edilirdi.

DETAY...

yusuf-pasa-sebili-82545

Yusuf Paşa Sebili

Su insanın ayağına geldiği gün, çeşmelerin bir daha hiç konuşmayacağını anladı sakalar. Beyaz sorguçlarını, siyah çizmelerini çıkarıp kaldırdılar tavan arasına. Özene bezene süsledikleri atlarının sırtından kırbalarını indirdiler.

DETAY...

2025. Copyright © Rahşan Tekşen.

Avinga | XML