Rahşan Tekşen

Çemberlitaş Hamamı

Çemberlitaş Hamamı
Çemberlitaş Hamamı

KURNA HAKKU

...

On dokuzuncu asrın Islahat-ı Turûk Heyeti, yol genişletme kararını uygulamak bahanesiyle iki yüz seksen yıllık bir eseri kurban etmekte beis görmez. Kubbesiyle birlikte gövdesinin bir kısmını kesip atıverir. Koca Sinan’ın el emeği göz nuru olduğu tahmin edilen Çemberlitaş Hamamı, bir hilkat garibesi gibi yolun kenarında kalakalır. Zemin seviyesinin zamanla yükseltilmesi, giriş kısmını iyice yere gömer. Hatta birbirlerini itip kakarak hamamın önüne doluşan dükkânlar, onu arkalarında bırakarak boy gösterme yarışına girerler. Oysa kim ne yaparsa yapsın, Köprülü Mehmet Paşa Camii’nin karşısında, mezkûr dükkânların arkasında, neredeyse dört yüz otuz yaşına girecek bir eser vardır. Kubbesinde taşıdığı sultan tâcı kıymetindeki aydınlatma feneri ve yine kubbesinin yanındaki tütekten çıkan duman, burada dipdiri bir hamam olduğunun ne de güzel ispatıdır!

II.Selim’in zevcesi Nurbanu Sultan’ın emanetidir Çemberlitaş Hamamı. Kapısının üzerindeki kitabede cihan durdukca eyler nâmını merhûmenin ihyâ ifadesi, Valide Sultan’a rücu eder. Bu sebeple çokları Valide Sultan Hamamı olarak bilir onu. Üsküdar’daki Atik Valide Camii ve Külliyesi’ne vakfedilmek maksadıyla inşa edilmiş olması ona bir isim daha verir: Valide-i Atik Hamamı. Havası hoş, binası dilkeş, önü nazif olan bu hamamın tarihini atmak da Sâî Mustafa Çelebi’ye düşer: Görüb itmamını Sâ’i-i dâî didi tarihin/Yapıldı valide sultan hammamı şerif oldu.

...

Metnin tamamı için: Kırk Bir Kere İstanbul, Şule Yayınları, 2013, sf. 99-106.

Kırk Bir Kere İstanbul'dan Seçmeler KATEGORİSİNDEN...

haydarpasa-gari-99629

Haydarpaşa Garı

1900’lü yıllar. Hatta tam da 1900. Yıllardır zihninde mukaddes bir emanet gibi muhafaza ettiği arzusuna biraz daha yaklaşmıştı Abdülhamid. Onun arzusu, İstanbul’dan Hicaz’a yapılan yolculuğun aylarca sürmesine, yolculukları çileye çeviren susuzluk, hastalık ve baskın korkusuna çare bulmaktı. Onun asıl arzusu, İstanbul’u Mekke ve Medine’ye sağ salim kavuşturmak ve rayların denize değdiği yere bir gar binası inşa etmekti.

DETAY...

galata-kulesi-67571

Galata Kulesi

Vaktiyle yangın gözetleyip şehri bu afetten haberdar eden kulenin eteğine bir kıvılcım sıçradı on sekizinci asırda. Fark edilene kadar, kızıl renkli bir alev sardı kuleyi. O günkü âfeti beyitlere taşıyan Vahidî, dil-i âşık gibi yandığını söyler kulenin. Yüzü gözü tanınmayacak hâle gelen kuleye III.Selim sahip çıktı ve onu yeniden eski hâline kavuşturdu. 

DETAY...

rustem-pasa-camii-21627

Rüstem Paşa Camii

Bunca güzellik mabetten çok müzeye çevirmiştir Rüstem Paşa Camii’ni. Seyyahları hiç eksik olmaz. Her gün yüzlerce göz süzülür kubbeden payelere. Flaşlar duvarların, çiniler seyyahların gözlerini kamaştırır. Uzak diyarlardan sırf çinileri görmek için gelen gözleri… Ömründe hiç mavi görmemiş bir delikanlı girer cümle kapısından. Elinden tutan beyaz âsâsı mihraba kadar götürür onu. Seyyahlar bir bir terk ederken camiyi, o secdeye kapanmış vazodaki menekşelerin kokusunu çekmektedir içine.

DETAY...

haci-selim-aga-kutuphanesi-43626

Hacı Selim Ağa Kütüphanesi

Kütüphaneye tayin edilecek ilk hafız-ı kütüb, bugünün ifadesiyle diğerlerinin müdürü olacaktır. Günlüğü seksen akçeye gelecek, kütüphanenin meşrutasında ikamet edecek,  vazife mahallini tenha koymayacak ve haftanın beş günü, her sabah öğrenci okutacaktır. Hulâsa bir ehl-i ilim ve sahib-i fazl kimesne hafız-ı kütüb-ü evvel olabilecektir.

DETAY...

2025. Copyright © Rahşan Tekşen.

Avinga | XML