Rahşan Tekşen

Rüstem Paşa Camii

Rüstem Paşa Camii
Rüstem Paşa Camii

KEFARET

...

        Sarayın kapıları yeniden açılır Rüstem Paşa’ya. Yeniden vezir-i âzâm olur. Halkın tabiriyle kefaret olsun diye günahlarına Tahtakale’de bir cami yaptırır. Kitabe koydurmaz, tarih attırmaz. Adı sanı geçmesin ister hiçbir yerinde. Ama çinilerin en güzellerini getirtir İznik’ten. Mihrap, duvarlar, fil ayakları, cümle kapısının etrafı… Her birinin nakşı farklıdır. Her birinin havası. Beyaz kayalardan usul usul akan masmavi su olur her bir köşe. Suyun akışına kapılıp giden bir söğüt yaprağı düşer halıya, baş aşağı sarkan lalelerin kokusu siner mabede. Nakkaşların mihraba bıraktığı mavi vazolar sapasağlam durur yerlerinde. Vazolardaki beyaz menekşeler, daha bugün suya konmuş gibi diridir. Pencere kafeslerine yerleştirilen rahleler ellerini açıp beş vakit dua ederler. Secdeye eğilen ihtiyarın dizlerindeki çıtırtı, helezonlar çizer duvarlarda. Bir çocuk, avucundaki Fatiha’yla yıkar yüzünü. İnanan kişiyi sudaki balığa benzetir duvardan yansıyan bir yazı. İnanmayanı kafesteki kuşa…

        Bunca güzellik mabetten çok müzeye çevirmiştir Rüstem Paşa Camii’ni. Seyyahları hiç eksik olmaz. Her gün yüzlerce göz süzülür kubbeden payelere. Flaşlar duvarların, çiniler seyyahların gözlerini kamaştırır. Uzak diyarlardan sırf çinileri görmek için gelen gözleri… Ömründe hiç mavi görmemiş bir delikanlı girer cümle kapısından. Elinden tutan beyaz âsâsı mihraba kadar götürür onu. Seyyahlar bir bir terk ederken camiyi, o secdeye kapanmış vazodaki menekşelerin kokusunu çekmektedir içine.

Metnin tamamı için: Kırk Bir Kere İstanbul, Şule Yayınları, 2013, sf. 67-74.

Kırk Bir Kere İstanbul'dan Seçmeler KATEGORİSİNDEN...

haci-selim-aga-kutuphanesi-43626

Hacı Selim Ağa Kütüphanesi

Kütüphaneye tayin edilecek ilk hafız-ı kütüb, bugünün ifadesiyle diğerlerinin müdürü olacaktır. Günlüğü seksen akçeye gelecek, kütüphanenin meşrutasında ikamet edecek,  vazife mahallini tenha koymayacak ve haftanın beş günü, her sabah öğrenci okutacaktır. Hulâsa bir ehl-i ilim ve sahib-i fazl kimesne hafız-ı kütüb-ü evvel olabilecektir.

DETAY...

nuruosmaniye-kutuphanesi-15630

Nuruosmaniye Kütüphanesi

Yıl 1754. Aylardan Aralık. Külliyesine altı yıl bağışlayan, Saliha Sultan’dan doğma I.Mahmut, Şehsuvar Sultan’dan doğma kardeşi III.Osman’ın fermanıyla kendi külliyesine değil, Yeni Camii Türbesi’ne defnedildi. Haksızlığı göre göre padişah buyruğu karşısında lâl oldu diller. III.Osman’ın, abisini kendi külliyesine defnettirmemedeki gerçek maksadı, abisinin ölümünden bir yıl sonra anlaşıldı.

DETAY...

sahaflar-carsisi-25636

Sahaflar Çarşısı

1980’de Sahaflar Çarşısı yeniden tanzim edildi. Dükkânların üzeri kapatıldı, avluya taşlar döşendi, ortaya küçük bir bahçe yapıldı ve çeşme kondu. Sahaflar, sadece ders kitapları, testler, hediyelik eşyalar satan bir kitap çarşısı olarak idrak edildiği günden beri de içi çıkarılmış bir cevize döndü.

DETAY...

suleymaniye-kutuphanesi-18648

Süleymaniye Kütüphanesi

Kitaplar kadar onları yazan, yazdırtan yahut buraya emanet edenlerin de müşterek korkusudur bunlar. Bu yüzden olacak, kitapların ilk sayfalarına “Ya Kebîkec!” yazardı eskiler. Kebîkec, kitap kurtlarının kendisinden korktukları bir melekti rivayete göre veya kitap kurtlarının şeyhi. İlk sayfada bu nidayı gören gören kurtlar, korkularından ve saygılarından yaklaşamazlardı kitaba.

DETAY...

2025. Copyright © Rahşan Tekşen.

Avinga | XML