Rahşan Tekşen

ANA SAYFA  »  KİTAPLIĞIM  »  EDEBİYAT AİLEM   »  Şafak Çelik

Şafak Çelik

Uzatılmış Bir Yas
Uzatılmış Bir Yas

HATIRLANMASI İÇİN KÜÇÜK BİR NOT

Uzaklaşan çocukluğum ve tabii Özlem için…

 

hüzünlü bir not kalmış ardında

“bulutu severdi. beyaz

kuş lekesi olmayan”

 

suyla kaplı ateş katı

üzerinde seğiren ayaklarımız

telaşlı çocuklarız su üzerinde

unutacak olan çocuklar

bir an önceki telaşını

geçip bahçelere ne boş ne anlamsız

telaşı. yitirdikçe çocukluğu

büyüyen yük

 

içbükey

 

ıslak yorgan altında bir uykusuz at (eşiniyor)

dansçı bir babanın oğlu (gerer kaslarını)

konuşur kendine (su sesini yutuyor)

 

- ben geçerken düzeltirim

eğik ışıklarını sokak lambalarının

dönüşü olmaz belki

düşen huzmenin

 

- ben hazırlarım sesini

akdeniz’in alışkın balıklarının ve

sahile kapaklanan dalgaların

yorgun düşen sesini

 

- ben hatırlarım;

“kaç güneş batmış yüzünde

 saçların yıldızsız bir orman

 gölgesiz savruluyor

 kara gecede kara bir taş

 kara suya gömülüyor

 mümkün değil renklenmek yeniden

 esirliğimin balı

 senin ellerinle bile”

 

önümden geçen kaviste

gözlerimden kelimeler devrilebilir

dışa meyilli

 

dışbükey

 

eğnendiği gece omzundan kayıyor

ne ki sabah yine uzak

uzak renkleri soluk çocukluğun

yokluk ve neşe

uzak. telaşında koşturmanın

su üzerinde. yokluk

altında ateş

uzak çocuktan.

 

ekmek
ne mübarek

 

Şafak Çelik, Uzatılmış Bir Yas, Şule Yayınları, 2019

EDEBİYAT AİLEM KATEGORİSİNDEN...

mustafa-sari-80743

Mustafa Sarı

kötürüm dakikalar sürünür duvarlarda bileklerimde metalin keskin izi cüzzamlı bir fırtına değilim artık hayır şu muazzam kış karşısında baygın sıcakları özleyen şımarık bir kar tanesiyim yoruldum üşümekten

DETAY...

merve-buyukcapar-97745

Merve Büyükçapar

İncir, nar belki kavak.  Ağaçları inceliyor sapan için uygun bir parça arıyordum. Sürgün veren dalları görmezden geliyordum. Henüz onlara merhamet gösterebilirdim. Camları korkusuzca indirdiğimiz, yaprak vurup isabet yarıştırdığımız, kuş avladığımız sapan mevsimi. İlk kuşun yere düşmesini bir hasta odasında bekliyordum.

DETAY...

betul-baris-854

Betül Barış

  Çorbasından bir kaşık almıştı ki başının üzerinde bir gölge belirdi. Karasinek? Eşekarısı? Serçe? Neydi bu? Karartı tavan ve zemin arasında ani manevralar yapıyordu.   Çığlıklar atarak evden çıktı. Nefes nefese kalmıştı. “Bu da ne böyle?” diye sordu kendine. Cevap çok geçmeden titreyen vücudunun her bir uzvundan beynine doğru hücum etti. Yarasa!             Bu kelimeyi hayatında ilk kez kullanıyor gibiydi oysa yarasayla ilgili bir sürü belgesel izleyip mağaradaki hayatları hakkında birçok şey öğrenmişti ama şimdi bu bilgiler faydasızdı. Nitekim yarasa mağarada değil, salondaki kristal avizenin altında uçuyordu. 

DETAY...

sumeyra-ikiz-96677

Sümeyra İkiz

   Sahaf dükkânına her gün pek çok insan gelirdi. Ama o gün, kapısının önündeki dut ağacından içeriye giren küçücük bir tırtıldı.     Sabah rüzgârıyla yalpalayan ağacın tüylü yapraklarından birinin kenarını ısırmak üzereyken yere düşmüş, yumuşacık gövdesi toza, toprağa bulanmıştı. Ters düştüğü yerde başıyla ayaklarını birleştirip tortop olmuş, bir süre hareketsiz kalmış, sonra tutunamadığı ağaca yüz vermek istemezmiş gibi yan dönüp açıla kapana pürtüklü kaldırımda ilerlemişti.

DETAY...

2025. Copyright © Rahşan Tekşen.

Avinga | XML